Konu: Ramazan boyunca hutbe ve vaazlerde “sofralar ve iftar çadırlarında kalan artık yemeklerin çöpe atılmayıp sahipsiz hayvanlara verilmesi”, sokaklara hayvanlar için bir kap su konması, “Bayram Hutbesinde” ise Yüce Dinimiz İslam’da yer alan hayvan hakları konusunda genel olarak yer alması talebimiz.

Diyanet İşleri Başkanlığına,
Hayvanlar da kendi yaratılışlarına göre Yüce Allah’ı tesbih eden varlıklardır. Ayrıca, yeryüzünde ki tüm canlılar, Yüce Allah’ın varlığının ve kudretinin delilleridir. Bu konuda gerek Kuran’i Kerim ve gereksePeygamberimiz Hz. Muhammed (SAV)tarafından kıyamete kadar geçerli hükümler getirilmiştir. (Eshab-ı kiram dediler ki: Ya Resulallah, hayvanlara iyilikte de sevap var mıdır? Peygamber efendimiz, “Her canlı hayvana yapılan iyilikte sevap vardır” buyurdu. Buhari)
Bunlara rağmen, hala daha toplumumuzda hayvanlara karşı şiddet büyük ölçüde devam etmektedir. 2009 Yalında başkanlığınızca yayınlanan “hayvan haklarına ilişkin” genelge gereğince (Ek 1), İslam’da yer alan hayvanların korunmasına ilişkin ayet, hadis ve Peygamber Efendimiz ve sahabisinin yaşam ve sözlerine de atıfta bulunarak, ramazan ayı boyunca verilecek vaaz ve hutbelerde, daha sonra idrak edeceğimiz ramazan bayramında ki “BAYRAM HUTBESİNDE” aşağıdaki mesajların yer almasını  arzu etmekteyiz:
l. Ramazan ayı boyunca “iftar sofraları, belediye iftar çadırları ve kuruluşlarca verilen iftar davetlerinde ki artık yemeklerin” çöpe dökülmemesi, barınaklarda ki sahipsiz hayvanlara, ıssız yerlere ve ormanlara atılmış hayvanlara besleme yapan gönüllülere verilmesi için “belediyelere, kurumlara ve topluma” çağrıda bulunulmasını talep ediyoruz.
2. Islam dinimize gore hayvanlara da acımak ve iyilik etmek gerekir. Peygamber efendimiz, (Merhametli olmadan imanlı olamazsınız) buyurunca, oradakiler, (Ya Resulallah, hepimiz merhametliyiz) dediklerinde, (Yalnız insanlara degil, butun mahlukata merhametli olmak gerekir ) buyurdu.(Taberani). Bu bağlamda, “hayvanlara kötü muamelede bulunmak, taşlamak, dövmek, işkence etmek, bağlayıp güneş altında ve yağmur altında soğukta bırakmak günahtır” mesajının anlatılmasını talep ediyoruz.
3. Hayvanları saldırgan olarak yetiştirmek, horoz ve köpek gibi hayvanları birbiri ile dövüştürmek ve bundan para kazanmak günahtır. Sadece dövüştürenlerin değil, seyredenler ve  bahis karşılığı  para kazananların da bu günahın ortağı olacağının anlatılmasını talep ediyoruz.
4. Her yerin beton olduğu günümüz şehirlerinde bu hayvanlar su ve yemek bulmakta zorlanıyorlar. Sıcakta susuzluk ve açlıktan ölen hayvan sayısı düşündüğümüzden çok daha fazla. Özellikle bu sıcak günlerde onlar için BİR KAP SU koymanın Allah rizasi icin olduğunun anlatılmasını talep ediyoruz.
5. Bu hayvanlara bakan, onları sulayan merhametli insanların engellenmemesi gerektiğinin de anlatılmasını talep ediyoruz. Islam dinimize gore hayvanlara da acımak ve iyilik etmek gerekir. Peygamber efendimiz, (Merhametli olmadan imanlı olamazsınız) buyurunca, oradakiler, (Ya Resulallah, hepimiz merhametliyiz) dediklerinde, (Yalnız insanlara degil, butun mahlukata merhametli olmak gerekir ) buyurdu.(Taberani). Bunun da topluma anlatılmasını talep ediyoruz.
6. Bazı vatandaşlar,  rahatsız oldukları bahanesi ile kedi ve köpekleri zehirleyerek, saatlerce kıvranarak, iç organları parçalanarak ölmesine sebep olmaktadırlar.”Hayvanların dağlanarak damgalanmasını dahi yasaklayan, hayvanlara acı ve ızdırap çektirilmemesi konusunda kıyamete kadar geçerli hükümler buyuran Hz Peygamberimizin söz ve davranışlarının vaaz ve hutbelerde yer alması, binlerce hayvanı “zehirlenip kıvranarak ölmekten” kurtaracaktır.
7. Müftülük görevlilerinin (merkez ve ilçeler dahil olmak üzere) gerek yerel basında ve gerekse görsel medyada hayvan haklarına ilişkin mesajları da dile getirmelerini arzu ediyoruz.

Müracaatımıza ilişkin tarafımıza 4982 ve 3071 sayılı yasalar gereği bilgi ve cevap verilmesini  arz ederiz.
İsim, TC kimlik…
Dağıtım: Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Başbakanlık, Orman Su İşleri Bakanlığı, Valilik, Belediye Başkanlığı, İlçe Belediyeleri ve İlçe Kaymakamlıkları, Basın Kuruluşları, Siyasi Parti İl ve İlçe Başkanlıkları..

 

 

Ek1...Diyanet İşleri Başkanlığı Hayvan Hakları Genelgesi:

(ASLININ AYNIDIR)

T.C BAŞBAKANLIK
Diyanet İşleri Baskanlığı

Din Hizmetleri Dairesi Başkanlığı
Sayi: B.02.1.DİB.0.12.02-212.99-                                                                             31.08.2009
Konu: Hayvan Hakları Konusunda Bilgilendirilme Yapılması

………….. VALİLİĞİNE

(İl Müftülüğü)

Bu dünyada insanlarla beraber yaratılmış olan hayvanlar Allahu Teala’nın insanlara birer emanetidir. Bu emanete merhametle muamele etmek, hayvanların haklarını gözetmek de dinimizin emridir. Ancak toplumumuzda bazı vatandaşlarımızın hayvan haklarında duyarsız davrandığı, merhametsizce davranışlarda bulunduğu ve bu hususta yapılan uyarılara uygunsuz tepki verdikleri görülmektedir.
Bu itibarla sahih bilgi kaynaklarına dayanarak Ramazan ayında ve diğer zamanlarda yapılan vaaz, konferans, radyo ve televizyon programlarında hayvan haklarına uygun bir dille yer verilmesi, vatandaşlarımızın bu konuda bilgilendirilmesi uygun görülmüştür. Bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.

Prof. Dr. İzzet ER
Başkan a. Başkan Yardımcısı

DAĞITIM
81 İl Valiliğine (İl Müftülüğü)
___________________________

 

 


 

EK2…Hz Muhammed (S.A.V), Mekke’ye giden ordularını yolunu yerde yatan BİR ANNE KÖPEK için değşitirtmişti…

Hz. Peygamber’in (S.A.V.) Gösterdiği Hassâsiyet…

Hazreti Peygamber (S.A.V.) Medine’den Mekke’ye gidiyor. Suikast ihtimali nedeniyle bir gece terketmek zorunda kaldığı Mekke’yi feth etmeye gittiği gün. Arkasındaki orduda onbin insan var. Bu onbin insan Mekke’yi fetih etmeye gidiyor ama, herbirinin yüreğinde Mekke de kendilerine zulm edenlere karşı gerekirse intikam duygusu da var.

Ama ordunun başında da Allah’ın Resûlu var !

Ordu ana yola geldiğinde Hz Peygamberimiz (S.A.V.) devesinin yularını çekiyor, sonra devesini yavaşça yere çöktürüyor. Deveyi çöktürdükten sonra yürümeye başlıyor. Resulullah’ın durup sonra  yürüdüğünü gören arkasındaki onbin kişide duraksıyor. Çünkü oradaki bütün müslümanlar Hz Peygamberin  tek işaretine tek bakışına bile  çok dikkatlidirler. Hz Peygamberimiz (S.A.V.) meğer yolun üzerinde bir karartı görmüştür. Ve o karartı yolun ortasına sereserpe uzanmış anne bir köpektir. Hz Peygamberimiz orduyu  da işte onun için durdurmuştur. Yolun üzerindeki anne köpek yere uzanmıştır ve yavruları da süt emmektedir. Resusullah oraya doğru gelir ve  o köpeğin yavrularına olan merhametine ve sevgisine bakar.

Bu arada gerideki orduya da silsileli halde yayılıyordur bu durum,  acaba Resulullah(S.A.V.) niye durdu diye … Resulullah(S.A.V.) niye durdu  bir köpek görmüş onun için durdu…

Hz Peygamber (S.A.V.) sahabelerden güçlü ve  yapılı birini yanına çağırır.  Ona “burada dur” der.. “Ordu geçerken buradan sakın bu köpeği ve yavrularını rahatsız etmesin ! ” der

Sahabe orada durur . Ordu köpeği ve yavrularını rahatsız etmemek için tarih şahittir ki  ana yolu bırakıp patika yoldan Mekkeye girer…

Mesele sadece hayvanı da ezmek değildir ve arkadaki orduya da ayrıca bir mesaj vardır..

Siz savunmasız bir köpeği dahi ezmeyecek kadar hassas bir ordusunuz.. Mekke de kan dökülmeyecek ! Köpeğe dokunmayacaksınız, insana da dokunmayacaksınız…

Paylaş