Avustralya tarihinin önemli bir unsuru olan Stock atları, çok uzun mesafeleri zor doğa koşullarında yürüyebilmesiyle tanındı.Ordu, orman ve doğa korucuları, gezginler, postacılar, ve yerleşimciler tarafından sıkça kullanıldı. Bu dönemde yazılan Snowy river ve Clancy of the Owerflow gibi birçok folklorik hikayeye konu oldu.

Özellikleri

Birinci Dünya Savaşı sırasında  Avustralya Stock Atlarının bir bölümü Avustralya Ordusu tarafından seçici dölleme yoluyla, daha ağır yük taşıyabilen ve cidagoları daha yüksek bir hale getirildi. Bu atlar Stock atlardan farklı olarak Waler atı olarak adlandırılırlar. Atlar su arabası, ağır topların ve cephane arabalarının taşınması işinde çok başarılı oldular. Savaş sırasında 160000 at  kullanılmıştı. Bu atların kullanıldığı Yarbay Preston DSO komutasında ki Avustralya Atlı Çöl Süvari Birliği, yüksek çöl sıcaklığında 36 saatte bir su içirmek koşuluyla 170 km yol katetmiştir Bu da atların dayanıklılığını belirleyen en önemli göstergelerden birisidir.

Avustralya Stock Atları zeki, cesaretli ve oldukça dayanıklı atlardır. Çeviktir ve sert adımları vardır. Hızlı yürüyüşleri vardır. Sakin ve duyarlı bir temperamenti vardır. Orantılı bir vücuda sahiptir. Büyük gözleri, geniş alnı ince ve düzgün yapılı bir başı vardır.Boynu kemerli ve uzundur. Güçlü ve geniş bir sırtı, yay biçimindeki kaburgaları, sert ve yuvarlak sağrısı, sert ve uyumlu toynakları vardır.

Ayırt Edici Özelllikleri

Büyük gözler, Geniş alın, İnce ve Düzgün yapılı bir baş, Kemerli uzun bir boyun, Güçlü geniş sırt, Yay biçiminde kaburgalar, Sert ve Yuvarlak sağrı, Sert ve uyumlu tırnaklar

Irkın Yatkın Olduğu Hastalıklar

  • Bilinmiyor

Irkın Kan Hattı

  • Arap Atı
  • İngiliz Atı
  • Timor
  • Welsh Pony

Kullanım Alanı

  • Dresaj
  • Endurans
  • Genel Biniş
  • İş

Mizaç

  • Cesur
  • Duyarlı
  • İstekli
  • Sakin
  • Zeki

Tahmini Yaşam Süresi

Bilinmiyor

Tarihi

İlk kez 1788 yılında Avustralya’da Botany Bay kıyılarına ayak basan Avrupalıların, beraberinde getirdikleri Arap ve Berberi Arap atlarının torunları olan bu atlarla, daha sonra Avustralya’ya getirilen Arap, İngiliz, Timor, Welsh Mountain Pony atları ile melezlenerek el değmemiş vahşi kıtanın, zorlu koşullarına dayanıklı bir at oluşturuldu.