……. CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
ŞIKAYETTE BULUNAN :
( adres )
TEL : …..
ŞÜPHELİLER :
1- ….. Belediyesi adına
Belediye Başkanı
Veteriner …..
2-…. Belediyesi Zabıta Müdürü
( adres ve varsa tel )
KONUSU : Belediye başkanının görevden alınma izninin İçişleri Bakanlığı’na duyurulması ve sanıkların önödeme cezasına başvurulmadan hapis cezası ile ihlal etmiş olduğu tüm maddelerden dolayı yargılanması
SUÇ DAYANAĞI :
1- TCK nın 257. maddesinin ihlali nedeniyle görevi
MADDELER ihmal suçunun işlenmesi
2-Sokak hayvanlarının zehirlenerek öldürülmesi nedeniyle 5199 sayılı Hayvanları Koruma Yasasının ihlali
3- Şahsıma ait haksız yere öldürülen köpeğim nedeniyle TCK ‘nın 151/2 maddesinin ihlali nedeniyle sanığın hapis cezası ile cezalandırılması talebi.
SUÇ TARİHİ : 10.04.2005
AÇIKLAMALAR :
1- İznik ilçesi içindeki ve civarındaki pek çok sokak hayvani, İZNİK Belediyesi’ nce zehirlenerek öldürülmüştür. Bu eylem her turizm sezonu (!) başlamadan önce mevcut yasalara ve ekli olarak sunduğumuz valilik genelgesine de aykırı bir toplu katliam olarak devam etmektedir.
Belediye öldürme eylemini yakin zamana kadar hep inkar etmiş ve meydana gelen olayın esnaf ve şehir sakinleri tarafından yapıldığını ya da kuduz şüphesi nedeniyle yapıldığını iddia etmiştir . Eylem belediye çalışanlarınca zehirli iğne atılma yöntemi yolu ile gerçekleştirilmektedir.
Bizzat tanıklık etmiş bulunduğum bu olayda, İznik ilçesinde içersinde resmi plakalı bir kamyonetin yanaşarak kopeklere zehirli iğne sıktığına, aracın uzaklaşmasının ardından kopeklerin can çekişerek öldüğüne ve aracın geri dönerek zehirlemiş bulunduğu köpekleri toplamasına şahit oldum. Soru yöneltmem üzerine söz konusu kişiler olayı esnafın yaptığını , ilçede şikayet olduğunu , kuduz vakalarına rastlanıldığı ve bundan sonra daha başka yöntemlerle (!) mücadele edeceklerini kabul etmişlerdir. Zehirleme sonrasında hayvanların cansız bedenleri ise kamyonete yüklenerek götürülmüştür.
İZNİK Belediyesi bu uygulamasıyla, İçişleri Bakanlığı’nca da tüm valilik ve belediyelere talimat olarak gönderilen B.050.ÖKM.0000011-12/410 şayili 26/02/ 2003 tarihli ‘kısırlaştır-asılat-yaşat’ genelgesine aykırı davranmıştır. Bu nedenle açıkça TCK nın 257/2. maddesi uyarınca görevi ihmal suçu oluşmuş ve memur üstünün yasaya uygun verdiği buyrukları geçerli bir neden olmadığı halde yapmamıştır.
Ekli fotoğraflar ve tanıklarımız durumun kim tarafından yapıldığını ispat etmektedir. Ortada açıkça TÜRK CEZA YASAMIZA göre görev ihmali suçu oluşmuştur ve oluşmaya da devam etmektedir. 5199 sayılı yasanın amir hükümleri ve valilik genelgeleri ihlal edilmektedir. Sayın savcılıkça re’sen dava açılmasını talep etme zorunluluğu doğmuştur.
Görevi kötüye kullanma
MADDE 257/2. –
“Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
2- Belediye köpekleri öldürmekle insan sağlığı için mücadele ettiğini düşünmekte olup öldürülen köpekler arasında insan sağlığına tehlike oluşturmayan, sahsımın bakımı altında bulunan köpekler de bulunmaktadır. Türkiye 20.10.2003 tarihinde Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi’ne imza atmıştır. Bu sözleşme …tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bilindiği üzere Anayasamızın 90/son fıkrasına göre uluslararası sözleşmeler yasa hükmündedir. Tüm bu somut yasa maddeleri varken görev ihmali , üstelik sahipli hayvanların öldürülmesi açıkça suçtur. 2003/6168 Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi’nin Onaylanması Hakkındaki yasaya Türkiye 28.08.2003 tarihinde imza atmış ve bu sözleşme 20.10.2003 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 1982 Anayasamızın 90/son fıkrasına göre uluslararası sözleşmeler yasa hükmündedir.
1982 Anayasası madde 90/son :
“ Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir.”
Dolayısıyla bu yasalar tıpkı TBMM’den çıkmış yasalardan bir farkı yoktur. Hem bir yandan böyle uluslararası sözleşmeye devletimiz taraf olmakta diğer yandan da bu idari makamlarımızca göz ardı edilmeye çalışılmaktadır. Kaldı ki bununla ilgili olarak İçişleri bakanlığınca tüm valiliklere ve belediyelere bilgi verilmiştir.
EK : 2003/6168 Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi’nin Onaylanması Hakkındaki Karar
EK : VALİLİK GENELGESİ
4- Türkiye imzalamış olduğu bu uluslararası sözleşmeden sonra 24.06.2004 tarihinde 5199 sayılı HAYVANLARI KORUMA YASASINI meclisten geçirerek yasalaştırmıştır. Bu yasanın ilgili 6. maddesine göre sahipsiz ve güçten hayvanların itlafı değil korunması esas alınmıştır.
Sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların korunması
MADDE 6. – ………..
“Sahipsiz veya güçten düşmüş hayvanların en hızlı şekilde yerel yönetimlerce kurulan veya izin verilen hayvan bakımevlerine götürülmesi zorunludur. Bu hayvanların öncelikle söz konusu merkezlerde oluşturulacak müşahede yerlerinde tutulması sağlanır. Müşahede yerlerinde kısırlaştırılan, aşılanan ve rehabilite edilen hayvanların kaydedildikten sonra öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır.”
Açık yasa maddesine rağmen ilgili belediye gerekli tedbiri katliam yaparak , toplu ölümlere neden olarak ve kamu vicdanını yaralayarak almaya devam etmektedir.
Ek : 5199 sayılı HAYVANLARI KORUMA YASASINI
Ayrıca bu yasaya göre her ilde yasa koyucunun hedefi olarak belirlediği VALİLİK BÜNYESİNDE il hayvanları koruma kurulu kurulmuş ve hayvanların korunması asıl hedef olarak belirlenmiştir. Buna rağmen hala eski usullerle bu toplu katliamlara devam etmek bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin de yasalarını uygulamaktan imtina etmek anlamına gelmektedir. Yasa çıkalı bir yıldan fazla olmuştur.
5- Genelde idare tarafından yapılan savunma o bölgede yaşanan kuduz ya da uyuz şüphesidir. Eğer ki bir beldede kuduz , uyuz ya da başka bir hastalıktan şüphe ediliyorsa böyle bir durumda, sorumluluk sahibi , zamanında görevini gereği gibi yapmayan belediye ve veterinerlik işleri müdürlüğüdür. İlçe sınırı içinde bulunan bu hayvanların tamamının aşılarının yapılması , küpelenmesi gerekmektedir. Kuduza ya da başka bir hastalığa yakalanmak bu hayvanları suçu olmadığı gibi belediye işin kolayına kaçarak hayvanları toplu olarak itlaf etmiştir , etmeye devam etmektedir. Bu hayvanlar doğal olarak veterinere gidip kendi aşılarını yaptıramayacaklarına göre , bunu yapmak asıl görevi belediye veteriner işleri müdürlüğünündür. Bir aşının maliyeti yaklaşık 2 YTL ‘dir. Bir ısırılma vakası olduğunda nasıl ki idare tazminat a mahkum olacaksa , sorunu insani ve uygar şekilde çözmesi gereken sorumluluk sahibi yer bellidir. Çözüm ise hayvanları itlaf etmek değildir.
6- Öte yandan belediyenin asıl hedefi temiz bir toplum oluşmasına yardımcı olmak iken ne yazık ki bu durumdan olumsuz etkilenen insanları, özellikle çocukları hiç düşünememektedir.
Bir toplu katliamdan sonra çevremizin güzel ve temiz görünmesi için iş başına gelen belediye sayesinde yollar can çekişen, zehir nedeniyle kusan ve kasılan köpek ve köpek cesetleri ile dolmaktadır. Bu durumun ise özellikle çocuk ruh sağlığı üzerinde oldukça olumsuz etkiler yapmakta olduğu aşikardır.
Gereğinin yapılmasını , konunun TCK da düzenlenen önödeme cezası ile geçiştirilemeyecek kadar önemli olduğunu ve belediye başkanının görevden alınma izninin içişleri bakanlığına duyurulmasını , ilgili kişiler hakkında kovuşturma açılmasını , birden fazla yasa maddesi ihlal edildiğinden cezaların içtimaının da dikkate alınarak sayın mahkemeye dava açılarak ivedilikle kovuşturmaya başlanılmasını talep ederim. 29.06.2005
Saygılarımla,
( ADRES )
Tel : ………. ( telefonunuzu mutlaka yazın ifadeniz için lazım olacaktır)
DELİLLER :
1- 5199 sayılı yasa ( Eklidir )
2- İçişleri bakanlığı genelgesi ( Eklidir )
3- Valilik kanalıyla Çevre Ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Av ve Yaban Hayatı Daire Başkanlığınca il ve ilçelere gönderilen genelge ( Eklidir )
5- 2003/6168 Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi’nin Onaylanması Hakkındaki Yasa ( Eklidir )
6- Sahipli köpeğime ait aşı karnesi , kayıtlar , zamanında beraber çekilmiş olduğumuz fotoğraflar ( Eklidir )
7- Toplu itlaftan sonra çekilmiş tarihli ve bölgeyi de içine alan fotoğraflar
( Eklidir )
8- ( Varsa ) otopsi raporu ( Eklidir )
9- Tanıklar
……………… ( isim ve adresleri o yöredeki mühim kişiler olmasını sağlayınız)
10- …. Belediyesine itlaf olayından sonra yollanan yazı ( Eklidir )